Artvin’de maden projesine karşı yürüyüş düzenleyen köy sakinlerinden Suat Çelik, “Atalarımızdan miras kalan doğamızı, suyumuzu ve yaşam alanlarımızı madene teslim etmeyeceğiz” dedi.
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
Şavşat ilçesine bağlı Bazgiret köyünde Lidya ve Erkan Madencilik şirketleri tarafından yapılmak istenen madencilik faaliyetine tepki gösteren köylüler yürüyüş düzenleyip köy meydanında basın açıklaması yaptı.
Eyleme, bölgede madencilik ve taş ocaklarına karşı mücadele eden Çukur, Dereiçi ve Tepebaşı köylüleri de katılarak destek verdi.
ANKA’nın haberine göre köy meydanında yapılan basın açıklamasını okuyan Suat Çelik şunları söyledi:
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
“Köyümüz, atalarımızdan devraldığımız doğal ve kültürel mirası koruyarak bugünlere taşıdığımız; korumaya değer geleneksel ahşap mimarisi, ‘Sakin Şehir’ unvanlı Şavşat’ın bir parçası olması ve eşsiz doğasıyla bir köyün sahip olabileceği neredeyse tüm güzellikleri barındıran, Türkiye’nin en özel köylerinden biridir. Köyümüz, hayvancılık, tarım, arıcılık ve turizm ile geçimini sağlayan bir üretim ve yaşam alanıdır.
ARTVİN VALİLİĞİ’NE ÇAĞRI
Son günlerde, köy muhtarlığı ve ihtiyar heyetinin haberi olmadan, maden firmalarına ait kişilerce bölgede izinsiz çalışmalar yapıldığı tespit edilmiş ve gerekli müdahaleler gerçekleştirilmiştir. Bazgiret halkı olarak çağrımız şudur:UNESCO’nun korumaya değer gösterdiği geleneksel ahşap mimariye sahip köyümüze ve Şavşat’ın hak ettiği Cittaslow unvanına zarar vereceğinden, Şavşat Kaymakamlığı’nın gerekli hassasiyeti göstermesini bekliyoruz. Artvin Valiliği ve İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün, yıllardır Artvin’in tanıtımında yer alan köyümüzün değerinin arkasında durarak bu eşsiz mirası maden tehdidine karşı korumasını bekliyoruz.
‘SON DEREYMİŞ GİBİ..’
Kamuoyunu, ülkesinin yeşiline, doğasına sahip çıkan herkesi; bu dere son dereymiş, bu ağaç son ağaçmış gibi korumaya ve dayanışmaya çağırıyoruz. Tarihimize, kültürümüze, doğamıza, yaşamımıza ve çocuklarımızın sağlıklı çevrede büyüme hakkına sahip çıkıyoruz. Aşımızı, suyumuzu, evimizi sizlerle paylaşmaya davet ediyoruz. Taleplerimizin dikkate alınması için mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.”