İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin Manisa 4. Olağan İl Kongresi’ne katıldı.
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
ANKA’nın haberine göre; Yunus Emre Belediyesi Millet Çarşısı Konferans Salonu’nda gerçekleşen kongreye Dervişoğlu’nun yanı sıra Manisa Milletvekili Şenol Sunat, İstanbul Milletvekili Mustafa Cihan Paçacı, Manisa İl Başkanı Ali Zafer İksir, partinin il ve ilçe yöneticileri, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilceleri, partililer ile vatandaşlar katıldı.
İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat’ın divan başkanlığını yaptığı kongrede konuşan Dervişoğlu, Türkiye’nin pek çok aşılması gereken sorunu olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu ve Türkiye’yi başkalarının karşısında zor durumda bırakan bir rejimi var. Mücadele etmemiz gerek. Sistemden kaynaklı sorunlar Türkiye’yi birtakım zorluklara gark ediyor. Sistemden kaynaklı olarak başkalarının kapısında meşruiyet dilenmek zorunda kalıyoruz. Sistemden kaynaklı olarak bir kişinin iki dudağının arasından çıkan söyleme kaderimizi terk etmiş olduğumuzu gösteren bir sistem nedeniyle başkalarının huzurunda eğilip bükülüyoruz. Tarih boyunca hiç kimseye eğilmemiş bir milleti, kimsenin huzurunda ve kimsenin şahsi kabahatiyle eğdirip büktürmeye hakkımız yok. Onun için büyük bir mücadele bizi bekliyor ve bu mücadeleyi mutlaka zaferle neticelendirmek mecburiyetindeyiz.”
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
‘ERDOĞAN’IN BU ADIMI ATMAKTAN GERİ DURMAYACAĞI KANAATİNİ TAŞIDIĞIMI BİLMENİZİ İSTİYORUM’
Dervişoğlu, Balıkesir İl Kongresi’nde dile getirdiği, Atatürk’ün vefatının 87’nci yılında mevlid okutulması tartışmalarına ilişkin açıklamalarını Manisa’da da yineleyerek şunları söyledi:
“Ben pazartesi günü sabah Anıtkabir’de, Mustafa Kemal’in huzurunda olacağım. Fatihamı orada okuyacağım. Öğleden sonra, ikindi namazı öncesinde de Hacı Bayram Camii’nde Mustafa Kemal Atatürk’ün ruhu için Mevlid-i Şerif okutulacak ve Kur’an-ı Kerim tilavetinde bulunulacaktır. Sevdası Türkiye, kaygısı Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin geleceği olan herkesi parti ayrımı gözetmeksizin tüm siyasi partileri ve bütün siyasi parti genel başkanlarını da Ankara’da, Hacı Bayram Camii’nde, ikindi namazı öncesinde bekliyorum. En büyük çağrım Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a yöneliktir. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğunda Recep Tayyip Erdoğan oturmaktadır. Hakaret onun koltuğuna yapılmıştır. Cumhurbaşkanı sıfatıyla, şayet görevini sürdürecekse, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kıraate ne kadar hâkim olduğunu ve Kur’an-ı Kerim’i usulü erkânıyla ne kadar güzele okuduğunu ben iyi biliyorum. Bu işi en iyi onun yapacağını her yerde gösteriyor. Bekliyorum: Hacı Bayram Camii’nde Kur’an-ı Kerim’i Sayın Recep Tayyip Erdoğan okusun. Bütün olup bitenler kendisiyle ilişkilendiriliyor. Ben Sayın Cumhurbaşkanı’nın böyle çirkin bir zihnin sahibi olduğuna inanmıyorum. Her şey ona, onun üstüne kalıyor. Bu vesileyle de üzerinde bırakılmak istenen şaibelerden kurtulmuş olur. Ha derse ki ‘Dervişoğlu, sen her zaman birilerini çağırıyorsun; gelen oluyor, giden oluyor’ diyecek olursa işte ben de cumhurbaşkanıyım, olur da gelemem sen Atatürk’ün ruhuna Fatiha’yı, Kur’an tilavetini, Mevlid-i Şerif’i külliyedeki camide yaparsan, ben söz veriyorum; milletin huzurunda, Hacı Bayram Camii’nden sonra külliyedeki camiye gider seni dinlerim. Milletin gönlünün ferahlatılması için böyle bir adıma ihtiyaç vardır. Sayın Erdoğan’ın bu adımı atmaktan geri durmayacağı kanaatini taşıdığımı bilmenizi istiyorum.”
‘SUÇUN ORTAĞI OLACAKTIK’
Bölücü açılım süreci üzerinden TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’a yönelik eleştirilerde bulunan Dervişoğlu, şunları kaydetti:
“Numan Kurtulmuş diye bir adam var; o da Atatürk’ün koltuğunda oturuyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı. Numan Kurtulmuş, içtüzüğün kendisine vermediği bir yetkiyi kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bir komisyon kurdu. Bu komisyonun, Abdullah Öcalan’ın 2013 yılındaki beklentisine uygun bir biçimde teşekkül ettirildiğini; bu komisyon çalışmalarının Türkiye’ye fayda sağlamayacağını; bu komisyon çalışmalarında sarf edilecek kelamların Türkiye’nin tartışılmaz değerlerini tartışma masasına yatıracağını ifade ettik. O sebeple de komisyona katılmadık. Söylemediğini bırakmadılar: ‘Vay efendim komisyona neden katılmadılar? Komisyona katılsalardı da sıkıntılarını orada söyleselerdi.’ Arkadaş, komisyona katılıp da problemleri orada dile getirip kararların oluşmasına katkı sağlamış olsaydık hatta hayır oyu verseydik bile o suçun ortağı olacaktık. Çünkü komisyonun sonrasında neler geleceğini de biz biliyoruz; geldi ve ne geldiğini gördünüz.
‘ÜNİTER DEVLET YAPIMIZ TARTIŞILIYOR’
Şimdi o komisyonun, Abdullah Öcalan denen caniyi İmralı’da da ziyaret etmesi meselesi konuşuluyor. Çünkü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden Abdullah Öcalan’ın ayağına gider ve devletle o caniyi eşitler; İYİ Parti olarak onun karşısında durmak bizim görevimiz olur. Onun için katılmadık. Komisyonda ne konuşuluyor? Üniter devlet yapımız konuşulup tartışılıyor. Ne konuşuluyor? Abdullah Öcalan’ın özgürlüğe kavuşturulması konuşuluyor. Ne konuşuluyor? Milli birlik ve beraberliğimizi zaafa uğratabilecek anayasal düzenlemeler konuşuluyor. Şimdi çok fazla izah etmeye gerek yok; ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Anadolu’da böyle bir atasözü var; olanı gördük.
‘ÖCALAN’LI KOMİSYONCULUĞU İLERİ BOYUTA GETİRDİ’
İşte Numan Kurtulmuş denilen, meclis başkanı sıfatlı komisyon başkanı, Abdullah Öcalanlı komisyonculuğu ileri boyuta getirdi. Ne diyor şimdi? ‘Milli Güvenlik Kurulu PKK’nın bir terör örgütü olmadığı kararını alırsa, yapacağımız yasal düzenlemelerin altyapısını tahkim ederiz.’ Şimdi anladınız mı komisyona niye katılmadık? PKK’yı terör örgütü olmaktan çıkarma teorisini savunan bir Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı var. Ondan sonra biz kendisine sorunca alınganlık gösteriyor. ‘Bu Abdullah Öcalan sevdası nereden geliyor’ diye sordu Erhan Usta. ‘Haydi, senin Abdullah Öcalan sevdayı anlıyorum da Abdullah Öcalan’ın sana olan muhabbeti nereden geliyor?’ Onu anlayamıyorum. Adam sadece cani başını meşrulaştırmakla kalmıyor; aynı zamanda PKK denen o katil sürüsünü terör örgütü olmaktan çıkarmaya çalışıyor.
‘CHP KOMİSYONDAN DERHAL ÇEKİLMELİ’
Şimdi buradan sesleniyorum: Bu zamana kadar komisyona niye girmediğimizi anlayamayanlara, buradan Manisa’dan hitap ediyorum: Cumhuriyet Halk Partisi, ‘PKK’nın terör örgütü olmadığını Milli Güvenlik Kurulu açıklasın’ diyen Meclis Başkanı’nın başkanlık ettiği komisyondan derhal çekilmelidir. İsminin önünde milliyetçilik diye yer alan, mukaddesata önem veren, Türk milletinin birliğinden kendini mesul sayan bütün siyasi partiler o komisyondan çekilmelidir. Aksi takdirde o komisyon, Türk siyasi tarihine ve parlamento tarihine ‘komisyon’ olarak değil, ‘komisyonculuk çetesi’ olarak geçecektir.”
Dervişoğlu, ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da çağrıda bulunarak “Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a da bir çağrıda bulunuyorum: Bu zatın yaptığı işler, söylem, hırsı, ikbal kaygısı münasebetiyle ona da bir şeyler söylemek istiyorum. Ey Recep Tayyip Erdoğan, bu Numan Kurtulmuş senin başını belaya sokacak. Bu adama karşı dikkatli ol. Belaya sadece sen düşmeyeceksin; seninle beraber Türk milletinin de düşme ihtimali var; o sebeple uyanık olmanı tavsiye ediyorum” dedi.
NUMAN KURTULMUŞ NE DEMİŞTİ?
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, dün medya temsilcileriyle bir araya geldi ve bölücü açılım süreciyle ilgili soruları yanıtladı.
PKK’nın silah bırakmasının denetimine yönelik soru üzerine Kurtulmuş, şunları kaydetti:
“Bunun kontrolü güvenlik birimleri tarafından zaten yapılıyor, sürdürülüyor. Sürekli raporlamalar ortaya konuluyor. Hem Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde hem Milli İstihbarat Teşkilatı bünyesinde, belli yerlerde jandarmanın kontrolünde bu raporlamalar yapılıyor. Sonuçta bu raporları ortaya koyduklarında, ‘Evet, örgüt kendisini feshetmiştir’ kanaati bu birimler tarafından ortaya çıkarsa bunun bir yerde tespit edilmesi lazım. Türkiye’de de devletin en üst güvenlik merci, Milli Güvenlik Kurulu’dur. Milli Güvenlik Kurulu’nda bu konu tartışılır ve Milli Güvenlik Kurulu, PKK’nın artık bir silahlı örgüt olmaktan çıktığı yönünde bir karar alırsa bu meselenin hukuki zeminini tahkim etmiş olur. Benim kanaatim de böyledir.”
İlişkili Haber
Numan Kurtulmuş, Öcalan’ın dinlenmesine kapıyı araladı!
Haberi görüntüle