Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğince (TDED) Fatih Sultan Mehmet Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen “Medeniyet Okumaları Projesi 2025-2026 Dönemi Açılış Merasimi”nde konuştu.
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
Şu anda Uluslararası Fatih Sultan Mehmet Anadolu İmam Hatip Lisesi kampüsünün içerisinde olduklarını anlatan Tekin, “Bugünlerde sıkça gündem olan bir açıklamamdan dolayı burada bir kez daha aynı hususun altını çizmek istiyorum. Ben ‘İmam hatip okullarını bir marka haline getireceğiz.’ dediğimde muhalefet bunun üzerinde resmen tepindi. Kastettiğim şeyi anlamadan, dinlemeden, anlama ya da dinlemek için herhangi bir emek sarf etmeden konuşuyorlar, konuşuluyor.” ifadelerini kullandı.
‘DÜNYADA ÖRNEĞİ OLMAYAN BİR UYGULAMA’
Tekin, Türkiye’nin eğitim öğretim sisteminde önemli bir kurum olan imam hatip okullarının gerçekten dünyada örneği olmayan bir uygulama olduğunu savunup “Balkanlar’da bugünlerde yaşadığımız bir sorun var mesela. Bazı Balkan ülkeleri imam hatip okullarını kilise ya da din rahip yetiştiren, din adamı yetiştiren bir okul olarak algılıyorlar ve denklikleri konusunda kendileriyle yaptığımız müzakerelerde, ‘Biz orayı ‘Din eğitimi veren bir okul olarak algılıyoruz.’ diyorlar. İslam dünyasına gittiğimizde, ‘Biz, imam hatip okullarımızda hem pozitif bilimler hem de İslam bilimlerinin eğitimini aynı anda veriyoruz.’ dediğimizde onlar da şaşırıyorlar” diye konuştu.
‘DÜNYADA BİR MARKA HALİNE GELMESİ GEREK’
Tekin, şöyle devam etti:
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
“Benim kastettiğim şey, bu Türkiye Cumhuriyeti devletinin ürettiği bir marka. Biz hem dini eğitimi hem de pozitif bilimleri aynı anda verebilen bir model üretmişiz. Bunu uluslararası bir marka haline getirelim, getirmek zorundayız. Getirirsek iyi olurdu. Ben yine aynı şeyi söylüyorum. Bugün burada dünyanın farklı ülkelerinden gelen çocukları, gençleri, onların heyecanlarını görünce, bu açıklamayı bir kez daha yapmanın doğru olacağına inandım. İmam hatip okulları modeli gerçekten dünyada bir marka haline gelebilecek, gelmesi gereken bir uygulama. O yüzden emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bize düşen de bu markayı, bu bayrağı belki biraz daha ileriye taşıyacak bir gayreti sarf etmek.”